Pearl Jam Üzerine

Bundan tam 9 yıl önce Pearl Jam Roll'e kapak olmuştu.Bende böylece ilk defa Roll magazin almıştım.

Binaural sonrası verilen röportajlardan birini Roll çeviri olarak yayınlamıştı.3-4 sayfalık bir röportajdı.Senenin 2000 olduğunu göze alırsak ve o günlerin taşra şartlarında sevdiğimiz gruplar hakkında ki bilgilere anca Türkiye’de yayınlanan ve o zaman için sayısı bir kaçı geçmiyen müzik dergilerden alabildiğimizi düşündüğümüzde ,bu 3-4 sayfalık röportaj bizim gibi genç jammerlar için gayet doyurucu olmuştu.

Ben bu röportajı en son birkaç gün önce tekrar okudum.Röportajın genelinde hakim olan hava,grubun gittikçe aleni olana itibar etmeyeceği,popülerlikten kaçacağı,sadece istedikleri müziği yapacakları ve fanları Binaural'da olduğu gibi bundan sonrada çıkaracakları albümlerle biraz zorlayacakları yönündeydi-sonraki 9 yıl içinde yaptıkları, bu dediklerini yalanladı.

Nerde ise Pearl Jam‘e 2006 ya kadar toz kondurmadım.Ama kötü bir Riot Act dan sonra gelen,ve yine iyi bir albüm olmayan self titled Pearl Jam albümü çıkınca,bendede onlara karşı hafif bir isyan belirmeye başladı.

Hayır tabi ki sorunum klip çekmeleri, boktan albüm kapakları ya da Eddie’nin defteri ve şarap şisesiyle poz vermesi değildi.Bunları evet salakça buluyordum ama diğer yandan onların bunları dalga geçmek için yaptıklarını düşünüyordum.Benim sorunum sadece albümlerde ki özensizlikti.Her jammer fark etmiştir ki,ilk 6 albümün müzik kalitesi ne Riot Act de ne de sonraki albümlerde yok.

Diyebilirim ki Binaural’ın da dahil olduğu döneme kadar olan albümlerde ki şarkıların en sıradanı bile sonrasında çıkardıkları albümlerde ki şarkıların en iyi gözükenine göre 2-3 gömlek daha üstündür.Zaten konserlerin playlistlerine baktığımızda da bu anlaşılıyor.Yeni albümlerinden 1-2 şarkıyı çalıp, gerisini eskilerden götürüyorlar ki, seyircide zaten eski şarkılarla coşuyor.Şundan eminim ki konserlerinde ne Riot Act den ne de Pearl Jam-Pearl Jam den bir şeyler çalmasalar kimse rahatsız olmaz.

Mesela benim gittiğim Berlin konserinde durum bundan farklı değildi , setlist de Riot Act den hiç şarkı yoktu,self titlede Pearl Jam albümünden ise sadece 2 şarkı çaldılar,1 tane de yeni albümden.

Ve nihayet bir kaç hafta önce Backspacer'ı çıkardılar.Yine Riot Act'den beri tutturdukları formülle, bir kaç hızlı hafif punkrock vari şarkı, sonra yavaş şarkılar.Şimdiye dek 3-4 defa dinledim ve yine söyleyebilirim ki kalitesi yayınladıkları ilk 6 albüme göre düşük.Got Some ve Fixer ya da Just Breathe gibi şarkılar elbette dönecektir bir süre, ama hiç bir zaman aklımızda eskiler gibi kalıcı bir yer edinmeyecek.

Belki orta yaş krizi yaşıyorlar.Sonuçta Backspacer bence Binaural sonrası yayınlanan 3 kötü albümün en iyisi,her ne kadar aslında pek emin olmasam da bir sonraki albümün daha iyi olabileceğini düşünüyorum.Eddie'nin solo çalışması gayet iyiydi.Grubun diğer elemanları da bildiğimiz kişiler ki,daha önceki başarılı albümleri onlar kaydettiler.Jack Irons dan sonra gelen eski Soundgarden davulcusu Matt Cameron'ı ben hala pek tutmasam da,son albümler deki başarısızlığı ona bağlayanlardan değilim.

Bir sonraki albüm eğer dağılmazlarsa 50 lerine geldiklerinde çıkacak.Ben de o zamanlar belki 30 olmuş olacağım-umarım iyi olur ve umarım ben tekrar Avrupa’yı ziyaret ettiklerinde (gönül isterki Türkiye'ye de gelsinler) onların herhangi bir konserlerine gidebilirim.



Bu noktada eğer albümlerini bir kenara bırakırsak konserlerinin çok eğlenceli geçtiğini söyleyebilirim.(az önce bahsettiğim Berlin konserin de 30 küsür şarkı çalıp , 2.5 saate yakın sahnede kaldılar.Eddie'nin bir kez bile ne detone olduğunu ne de sesinin kısıldığına sahit oldum ki , bizden bir kaç gün önce Hollanda konserleri vardı . 2 gün sonrada Londra konserleri. Eleman cidden çok sağlam bir sese sahip..:) Özellikle benim gibi biraz şanslıysanız ve italyan jammerla tanışma fırsatını yakaladıysanız daha da..

Hiç yorum yok: